Bölüm 1 : Global Batarya İttifakı
Bu yazımızda, batarya pasaportunun detaylarına geçmeden önce, batarya pasaportunu öneren kuruluşun kökenlerini, temel hedeflerini ve hızla gelişen enerji ortamında varlığının zorunlu ihtiyacı derinlemesine ele alınacaktır. Küresel Batarya İttifakı (GBA – Global Battery Alliance), küresel düzeyde batarya endüstrisiyle ilgili gelişen zorlukları ele almak ve dikkate değer fırsatları yakalamak için ortaya çıkan öncü bir uluslararası kuruluştur. Enerjinin ekonomilere, endüstrilere ve toplumlara güç veren vazgeçilmez bir güç olduğu bir dünyada GBA, sürdürülebilir ve temiz bir enerji geleceğine giden yolculukta kendisini önemli bir güç olarak konumlandırmıştır..
Küresel Batarya İttifakının Kökenleri ve Doğuşu
GBA, bir zamanlar mütevazı ve büyük ölçüde göz ardı edilen güç kaynaklarının artık modern yaşamlarımızın vazgeçilmezi olduğunun anlaşılmasına bir yanıt olarak ortaya çıktı. Akıllı telefonlarımıza güç sağlayan pillerden yenilenebilir enerji depolayan enerji depolama sistemlerine kadar bataryalar dijital, birbirine bağlı ve giderek daha sürdürülebilir hale gelen dünyamızın omurgası haline geldi. Bununla birlikte, bunların hızla çoğalması, özellikle sürdürülebilirlik, çevresel etki ve bunların üretimi ve bertarafının sosyal sonuçlarıyla ilgili olmak üzere bir dizi zorluğu da beraberinde getiriyor.
Çok paydaşlı bir girişim olarak kurulan Global Battery Alliance, 2017 yılında İsviçre'nin Davos kentinde düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu Yıllık Toplantısı sırasında resmi olarak başlatıldı. Grubun oluşturulması bataryaların, temiz enerji ihtiyacı, elektrikli ulaşım ve Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine (SDG'ler) ulaşılması da dahil olmak üzere dünyanın en acil sorunlarından bazılarını çözmenin anahtarı olarak görülmesinin bir sonucudur.
Küresel Batarya İttifakının Amaçları ve Hedefleri
GBA, misyon ve vizyonunu vurgulayan kapsamlı bir dizi amaç ve hedefi ortaya koymuş ve kendi internet portalların da yayınlamıştır. Birincil hedeflerinin, bataryaların üretiminden kullanımına ve nihai geri dönüşümüne kadar tüm yaşam döngüsünü kapsayan sürdürülebilir ve sorumlu bir batarya değer zincirini teşvik etmek olduğu belirtilmektedir. Bunu başarmak için kuruluşun birkaç temel hedef belirlediğini görüyoruz :
1. Sürdürülebilirlik ve Sorumlu Kaynak Kullanımı : GBA, bataryalar için lityum, kobalt ve nikel gibi hammaddelerin sorumlu bir şekilde tedarik edilmesinin önemini vurgulamaktadır. Daha önceki yazılarımızda bir çok kez tekrar ettiğimiz gibi ham maddelerin ne şekilde elde edildiği ve bu elde edilmesi sürecinde karbon ayak izinin miktarı önemlidir ve GBA bu önemin farkına varmıştır. Bu sebeple GBA, etik ve çevre dostu madencilik uygulamalarına yönelik standartlar geliştirmek ve uygulamak için sektör paydaşlarıyla birlikte çalışmayı amaçlamaktadır.
2. Döngüsel Ekonomi : GBA’nın vurguladığı önemli noktalardan bir tanesi, bataryalar için döngüsel bir ekonomiyi teşvik etmeye kararlı olduklarıdır. Bu, daha kolay geri dönüştürülebilen bataryaların tasarlanmasını ve bataryayı oluşturan bileşenlerinin geri dönüştürülmesini hedeflemektedir. Ayrıca kullanım ömrü otomobil üzerinde sona ermiş olan bataryanın başka amaçlarla yeniden kullanılmasını sağlayacak sistemlerin kurulmasını, atıkların azaltılmasını ve çevresel etkinin en aza indirilmesini de çalışma kapsamı içine almışlardır.
3. Enerjiye Erişim : Herkesin uygun fiyatlı, güvenilir, sürdürülebilir ve modern enerjiye erişimini sağlamayı amaçlayan Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi 7 ile uyumlu olarak GBA, ve yeterli hizmete ulaşamayan topluluklar için batarya teknolojisine erişim sağlamayı hedefleri arasında saymaktadır. Statik konumdaki uygulamalarda enerji depolama görevini üstlenen bataryalar, istikrarlı bir enerji kaynağı olmayan bölgelerde yaşayanlar için cankurtaran halatı olabilir.
4. İnovasyon ve Araştırma : GBA, batarya endüstrisindeki icatları ve araştırmayı teşvik etme konusunda aktif olarak çalışmakta olduğunu bildirmektedir. Batarya teknolojisini geliştirmek, onu daha verimli, daha uzun ömürlü ve çevreye sıfır etkili hale getirmek için akademi, sektör liderleri ve araştırma kurumlarıyla işbirliği çalışma yöntemleri arasında ifade ediliyor.
Küresel Batarya İttifakını Zorunlu Kılan Gerçekler
Bataryaların küresel enerji ve iklim krizine çözüm bulmada dönüştürücü bir rol oynamaya hazır olduğu bir dünyada Küresel Batarya İttifakının varlığı zorunludur. Kuruluşun çalışmaları, temiz ve sürdürülebilir enerji kaynaklarına yönelik küresel çaba, ulaşımın elektrifikasyonu ve düşük karbonlu, çevresel açıdan sorumlu bir dünyaya daha geniş geçiş ile uyumludur. Bu, batarya endüstrisinin dönüştürücü olmakla birlikte aynı zamanda sorumlu ve etik bir şekilde yönetilmesi gerektiğine dair artan farkındalığın bir kanıtıdır.
İklim değişikliğinin aciliyetinin damgasını vurduğu bir dünyada GBA yalnızca proaktif bir yanıt değildir; tüm paydaşların uyumlu şekilde ve toplumsal maliyeti en düşük şekilde çalışmalarını sağlayacak bir zorunluluktur. Bataryaların çevresel ve sosyal etkilerini ele alan, sorumlu kaynak kullanımı ve geri dönüşümü üzerinde çalışan GBA, küresel enerji devriminin ön saflarında yer alan önemli bir aktördür..
Küresel Batarya İttifakını Kimler Destekliyor ?
Küresel batarya ittifakının destekçileri gene kuruluşun internet sitesinde listeleniyor. 150 den fazla kuruluşun desteklediği oluşum bataryayı imalatçılarına dan otomotiv imalatçılarına hizmet sağlayıcılardan finansman kurumlarına madencilik firmalarından kanun koruculara kadar birçok alanda çalışan kuruluşun desteğini alıyor. Bu firmalar arasında özellikle otomotiv için konuştuğumuzdan Renault Grubunu, Volkswagen Grubunu, Volvo Grubunu, Hyundai Grubunu, Stellantis Grubunu, hızlıca sayabiliriz.
Sonuç olarak Küresel Batarya İttifakı, enerji alanındaki değişim için güçlü bir katalizör olarak ortaya çıkmış bir organizasyondur. Bataryaların sürdürülebilir gelişimini, üretimini ve imhasını teşvik etme yönündeki açıklanmış misyonuyla, bataryaların yalnızca güç kaynağı değil aynı zamanda dönüştürücü değişimin aracıları olduğunu bizlere kanıtlamaktadır. Bunu yaparken, bataryaların gelişmeyi hızlandırırken çevresel ve sosyal etkilerini en aza indirdiği bir dünya için çalışmak gerektiğinin altını çizmeliyiz.
