Resesyon yani global ekonomide 2023 yılında durgunluk beklentileri Dünya Bankası ve IMF (Uluslararası Para Fonu) tarafından açıklanırken kurumlar ve mali piyasalarda da dillendirilmeğe başlandı.

Ukrayna ve Rusya ile başlayan savaş Avrupa Birliğinin ekonomisini zorlarken üye ülkelerden farklı sesler de çıkmaya başladı. Ingiltere’deki ekonomik sıkıntılar siyaseti etkilerken ABD’nin faiz arttırma tutumuna girmesi de küresel boyutta birçok sıkıntılar yarattı. Euro dolar paritesinde dengeler değişirken İngiliz sterlini tarihindeki en düşük seviyelere indi. Avrupa Birliği’ni kalbinden vuran enerjisinin ana kaynağı Rusya gazı bağımlılığı oldu. Arzdaki sıkıntılar fiyat artışlarını tetiklerken endüstriyel firmalar buna bağlı olarak ya üretimlerini kıstılar ya da durdurttular. Evlerde kullanılan gaz ve buna bağlı elektrik üretimleri de hane halklarının bütçelerini sarsarken kışı soğuk geçirme beklentileri de artmaya başladı.

Dünya Bankası raporuna göre küresel ekonomik aktivite, enflasyonun uzun süre görülenden daha yüksek olduğu için ekonomilerde geniş tabanlı ve beklenenden daha keskin bir yavaşlama yaşandığını belirtiyor.Hayat pahalılığı krizi, çoğu bölgede sıkılaşan finansal koşullar, Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ve devam eden COVID-19 salgını, bunların tümü genel görünüm üzerinde ağır bir baskı oluşturduğunun altı çizilmiş.Küresel büyümenin 2021'de yüzde 6,0'dan 2022'de yüzde 3,2'ye ve 2023'te yüzde 2,7'ye yavaşlaması beklenirken küresel mali kriz ve COVID-19 pandemisinin akut aşaması dışında son yıllar 2001'den bu yana görülen en zayıf büyüme dönemi olmuş.

Küresel enflasyonun 2021'de yüzde 4,7'den 2022'de yüzde 8,8'e yükseleceği, ancak 2023'te yüzde 6,5'e ve 2024'te yüzde 4,1'e düşeceği tahmin ediliyor. Para politikası fiyat istikrarını yeniden sağlamak için politikaların belirlenmesi ve maliye politikaları ile de enflasyonu hafifletmesi öngörülüyor.Para politikasıyla uyumlu yeterince sıkı bir duruş sürdürürken, yaşam maliyeti baskıları oluşacağı , ve yapısal reformlar ile verimliliği artırarak ve arz kısıtlamalarını hafifleterek enflasyonla mücadele daha da desteklenebileceğini ,yeşil enerji geçişini hızlandırarak bölünmeyi önleyerek çok taraflı bir işbirliğin gerekliliğini belirtmişler.

Uluslararası Para Fonu ise son raporunda enflasyon, savaş kaynaklı enerji ve gıda krizleri ve keskin yüksek faiz oranlarından kaynaklanan çarpışan baskıların dünyayı durgunluğun eşiğine ittiği ve finansal piyasa istikrarını tehdit ettiği konusunda uyarıda bulunurken 2023 küresel büyüme tahminlerini daha da düşürerek, Dünya Ekonomik Görünümü'nde, dünya üretiminin üçte birini temsil eden ülkelerin gelecek yıl resesyona girebileceğini söyledi.

 

IMF'nin baş ekonomisti Pierre-Olivier Gourinchas yaptığı açıklamada, "En büyük üç ekonomi, ABD, Çin ve Euro bölgesi, duraklamaya devam edecek." dedi. Kısacası, en kötüsünün henüz gelmediğini ve birçok insan için 2023 yılının durgunluk olarak hissedileceğini belirtti.