Türkiye'de miyim, Romanya’da mıyım, yoksa Yunanistan’da mıyım. Anlamadım!
18-07-2024 23:22
Erkan ERUYSAL
Romanya’ya Yunanistan üzerinden gelirken İpsala sınır kapısında tam 6 saat bekledik. Bu 6 saatlik zamanın büyük bir kısmı Türkiye tarafında geçti.
Kapı küçük ama, ne o Türk plakalın arabaların çoğunluğu ve yoğunluğu?
Hemen hemen Türkiye’nin her vilayetinden plakalı araçlar adeta Yunanistan’ı işgale giden ordu gibiydi.
Her tarafı cennet gibi vatanımızdan bir kaç günlük tatil yapabilmek için adeta cehennem sıcağında hem de araç içinde Yunanistan’a girmek için beklenir mi?
Evet beklenirmiş demekki.
Yunanistan’a girer girmez arkalı önlü, sağlı sollu Türk plakalı arabalar yarış pistindelermiş gibi adeta asfaltı ağlatır misali yanımdan vızır vızır geçişlerine baktıkça bizim Türk kara yollarımdaymış gibi hissettim kendimi.
KAVALA’da bir gün mola verdikten sonra THASOS yani TAŞOZ’a gitmek için arabalı vapura geldiğimizde bizimkiler yine çoğunluktaydı.
Fakat bu defa Romanya plakalı araçlar da bizimkileri aratmadı.
Nerdeyse Yunan plakalı araçlar yok denecek kadar azdı.
TAŞOZ’a geldiğimizde ise o cennet adanın her köşesinde yine Türk ve Romen plakalı yüzlerce aracı görmeye devam edince ‘’Türkiye'demiyim, Romanya'damıyım?’’ diye kendimi sorguladım.
TAŞOZ’da kaldığımız 5 gün içinde Türkiye’de mi Romanya’da mı yoksa Yunanistan’da mı olduğumu
anlayamadan denizi ile o harika Yunan Restaurantlarının zengin ve nefis yemek lezzetleri ile gerçekten unutamayacağımız bir tatil geçirdik ailecek.
Adanın istisnasız her otelinde, dükkanlarında ve restaurantlarında Türkçe ve Romence menüler asılı olduğu halde hizmet veren çalışanlar ile ana dilinizde sipariş bile verip anlaşabiliyorunuz.
Yani özetle Türkiye'de miydim, Romanya'da mıydım yoksa Yunanistan’da mıydım anlayamadım.
Hele hele lokantalarda lezzetin ve huzurun dışında menüdeki fiyatlar ise yüz güldüren cinstendir.
Bir porsiyon balık söylüyorsunuz, ama gelen tabak iki kişinin doyacağı kadar çok.
Durum bu. En iyisi TAŞOZ’a gitmeyenlere tavsiyem gidiniz ve yerinde görünüz.
Hele son gece dağın tepesinde otantik bir dekoru olan hınca hınç dolu tavernada Grek müziğinin sesi hala kulağımda, yemeklerinin lezzeti ise damaklarımda kaldı.