Aslında bir gazeteci olarak benim ayıbım. Önünden yüzlerce hatta binlerce kez geçtiğim ve bizlerden birinin sahip olduğunu bildiğim ‘’WEST EYE’’ yani BATI GÖZ tabelasını gördüğüm halde ‘’Çat Kapı’’ girmediğim bu hastaneye Serkan’ın gözünün hafif rahatsızlığından dolayı girmek nasip oldu.
Sanırım 13-15 yıl kadar önce o yıllardaki Büyükelçimiz Ayşe SİNİRLİOĞLU’nun açılışını yaptığını ve daha sonra da yine eski Büyükelçimiz Füsun ARAMAZ ve TİAD ile gelmiştim WEST EYE’e.
O ziyaret sırasında kalabalıkta WEST EYE’in sahibi NİHAT GÜNDÜZ ile tanışmıştım.
Ama dedim ya kalabalıkta kim kime dum duma misali ve üstelik bir de yıllar sonra beni tanıması ve hatırlaması kolay değil.
Oysa aklımda NİHAT GÜNDÜZ bey uzun boyu ve yapılı vücuduyla tam bir Anadolu yiğidi olarak kalmıştı.
WEST EYE’nin binasının içinde ben asansörü beklerken NİHAT GÜNDÜZ’de bana bakarak asansöre doğru geldi.
Asansörün gelmesini beklerken Nihat GÜNDÜZ ile ayak üstü tanışıp birlikte hastanenin en üst katına çıktık.
Odasına davet etti sağolsun.
Kendisine sağlık sektörünün çok zor bir iş olduğunu ve bunca yıldır WEST EYE’i tam teşekküllü bir göz hastanesi olarak yaşatmasından dolayı tebrik ettim.
Kısa sohbetimiz sırasında WEST EYE’in her tür tıbbi ve teknik donanıma sahip olduğunu ayrıca 30’u aşkın göz hastalıklarının her branşının uzmanı doktorlar ordusu olduğunu öğrendim.
Üstelik WEST EYE bugüne kadar tam 300 bin hastaya şifa olmuş.
Bir yandan doktorlar diğer yandan hemşireler ve hastane personeli sırada bekleyen onlarca hasta ile yakından ilgilenmeleri de ayrı bir takdir edilecek hareket.
Erkan ERUYSAL