Mutat sağlık kontrollerim için her 3 ayda bir benim için çok özel olan Tekirdağ Şehir Hastanesine gidip geliyorum.
Kan tahlillerim ve diğer ultrason gibi kontrollerim için bu çok özel hastanenin Başhekimi sevgili kardeşim Op.Dr. Lütfi ÇAĞATAY ONAR’ın günlük yoğunluğuna başlamadan erkenden Başhekimlik Özel Kalemine gider sonra da hemen içeri davet ederler ve Çağatay bey beni görünce sağ olsunlar var olsunlar daha önce alt yapıyı hazırladığı için üniformalı genç çalışanlardan bir bayan hemen beni ilgili servislere götürür.
Kontrollerimi yaptırır tekrar Başhekimlik makamına gelip büyük bir heyecan içinde neticeyi beklerim.

   Tekirdağ Şehir Hastanesi hastane değil adeta modern bir AVM.

   O devasa büyük hastanenin binlerce hastanın girip çıktığı tuvaletleri dahil her yer pırıl pırıl.

   Ama tabi Allah yine de düşürmesin hastanelere diyelim.

   Bir yandan koskocaman bir hastane binası ve içinde çalışan yüzlerce doktor, hemşire, sağlık teknisyeni,laborant ve personel öte yandan yüzlerce dertlerine derman arayan hastalar hepsi de Tekirdağ Şehir Hastanesinin Başhekimi Op. Dr. Lütfi ÇAĞATAY ONAR kardeşimin omuzlarında.

   Ayrıca başhekimlik makamının hemen yanındaki muayenehanesinde de hasta muayenesi yapıp teknolojinin son imkanları ve modern kılavuzlar eşliğinde tedaviler düzenliyor.

   Bütün bunlar yetmiyormuş gibi operatör olduğu için ameliyatlara da giriyor.
Üstelik ayrıca Romanya’dan gelen ben dahil onlarca hastayla da bizzat ilgileniyor.
Ne zaman gitsem Çağatay beyin yanına mutlaka sağlık sorunları için Romanya’dan gelen sayamadığım kadar tanıdığım ya da tanımadığım iş insanlarımızı görüyorum Çağatay beyin odasında.

   İsimlerini yazamıyorum zira kendilerinden izin almadım. Ama izin almama gerek duymadığım sevgili kardeşim BRAŞOV’da MERT-SAN SRL’nin sahibi Zeynel CÖMERT Romanya’dan gidip gelenlerimizden biri.

   Zeynel CÖMERT burnundan gelen aşırı kanamadan dolayı Braşov’dan özel ambulans ile Tekirdağ Şehir Hastanesine acil koşullarda getirilmiş.

   İşte bu yüzden ‘’Hastanemiz var güzel mi güzel, Başhekimimiz ve doktorları var özel mi özel’’ diyorum.

   Tekirdağ Şehir Hastanesi Başhekimi Op.Dr. Çağatay ONAR kadar seçilmiş, her biri alanında yetkin doktorları da aynen her türlü övgüyü hak ediyorlar.

   Tıbbi Onkoloji Uzman Doktoru BURCU GÜLBAĞCI’ya da ayrı bir parantez açmak lazım. Doktor hanım ki istisnasız her hastasını kendi ailesinden biri olarak düşünerek önce çok etkili konuşması ile moral yükseltip hastasına en etkili tedaviye başlayıp gerisini Allah’a bırakıyor.

   Öğrendiğim kadarıyla Edirne’den Çanakkale’ye, İstanbul'dan Kırklareli’ne kadar uzanan geniş bir hasta popülasyonu kendisini tercih ettiği için Tekirdağ’a gelip sağlığını Tekirdağ Şehir Hastanesi’ne emanet ediyor. Yatan hastalarının içerisinde ünlü ve vergi rekortmeni iş insanlarından kimsesizler, evsizlere kadar çok geniş bir spektrumda tedavi görenler var. Merhamet ve cesareti ile her biri ile ayrı ayrı mükemmel ilgileniyor, tüm parametrelerini yakın takip edip adeta hem hekimliği hem insanlığı ile şifa saçıyor. 
Öğrendiğimiz kadarıyla hastalarının önemli bir kısmı başka merkezlerde umduğunu bulamayan onkoloji hastaları…

   Buna rağmen uyguladığı tedavi rejimleri ile tedavi başarısı dünya standartlarının çok üstünde… 

   Uzman Doktor Burcu GÜLBAĞCI kanserli hastaların kendilerini bir şeker - kalp veya tansiyon hastası gibi kabul etmelerini isteyerek doğru beslenmenin ve bağışıklık sisteminin kuvvetli kılmalarını istiyor.

   Yakın zamanda Doçentlik payesini de alacak olan ve her yönü ile gelecek vaadeden bu genç hekimimizin adını ilerleyen yıllarda Türkiye’nin ve Romanya’nın her yerinde duyarsanız kimse şaşırmasın. Zira ağzından hiç boş bir söz çıkmıyor. Her kelimesi özenli her kelimesi doğru… 

   Doktor hanımın hastayı bir birey, hastalığı giderilmesi gereken bir düşman olarak görmesi başarısının temel sırrı… 
Doktor hanımın deyimiyle “Hastalık yoktur hasta vardır, Hastalığın düşmanı doktor, hastalığın dostu ihmal’dir”

Çok da doğru söylemiyor mu?

Neyse fazla hastalık ve hasta dolu cümleleri bir kenara bırakalım.

Her zaman söylediğim gibi "Allah kimseleri hastanelere ve doktorlara düşürmesin. Ama düşürürse de Tekirdağ Şehir Hastanesine ve bu hastanenin doktorlarına denk getirsin’’ diyorum.

Advert

Advert

Advert