Yazının başlığını okuyanlar “Ne 3 avrosu? Nereden çıktı Bulgar sınırı? Ne oldu? Kim istedi? Neden istedi? Muhteşem hayat hikayesi olan kimmiş?” diye birçok sorunun cevabını arıyorsunuzdur mutlaka.

   Hemen sadete geliyor ve en baştan başlıyorum.

   Benim yazıyı bitirdiğim yerden sonra da kalemi JAMES alıp kariyer dolu hayatını ve dünya büyüğü uluslararası şirketlere çok ünlü yöneticiler bulan bir muhteşem gencimiz.

   Son Romanya’ya gelişimde Hamzabeyli’den çıkıp Bulgar’a girerken arabaları dezenfekte yalanıyla 3 avro ödeyerek geçiyoruz ya, işte gişe önünüzde önümde çok lüks Bükreş plakalı bir araç dakikalardır duruyor. Biz de araçta ben , eşim ve Cüneyt bey bir 5 dakika mı yoksa daha fazla bir süre mi beklerken o lüks araçtan İngilizlere benzeyen genç zımbala gibi biri elinde 50 avroyu sallayarak çok kibar bir şekilde ‘’Acaba 3 avro bozuk avronuz var mı? Gişe bozamıyor 50 avroyu. Size vereyim siz de varsa 3 avro rica edebilir miyim? ‘’ dedi.

   Hemen kendisine 3 Avroyu verdik hiçbir karşılık da almadık tabi. Bulgara giriş yaptık.

   Rusçuk kapıya gelene kadar yollarda kısa duruşlarımızda kaçamak ve hızlı sohbetlerimizde adının JAMES olduğunu daha doğrusu kendisini herkesinin herkes tarafından JAMES ÖMER diye çağrıldığını öğrendim.
   Gazeteciler bilirsiniz meraklı kişilerdir. Ben de sizin de sorguladığımız gibi ‘’Ön adı neden JAMES? İkinci adı neden ÖMER. Neden herkes JAMES ÖMER diye tanıyor? Acaba annesi mi yoksa babası mı İngiliz? Bu yakışıklı genç JAMES ÖMER ne iş yapıyor da böylesine lüks araba sahibi olabiliyor?
   Daha ne sorular ne sorular aklımdan gelip geçiyor. Ama hepsinin de cevabını öğrendim.
James’i tanımak gerçekten benim için çok iyi oldu.
   Neden mi? James’İn nerelerde dans ettiğini bir öğrenirseniz ‘’SEN NEYMİŞSİN BE JAMES ÖMER AYDOĞAN’’ diye o meşhur ‘’Sen neymişsin be abi’’ şarkısını söylersiniz.
   Sizi daha fazla merakta bırakmadan gerisini sevgili kardeşim JAMES ÖMER AYDOĞAN kendisi anlatsın:
   Merhaba, ben James... hem T.C. hem de UK vatandaşı olarak hayatımın önemli bir kısmını Londra’da geçirdim ve eğitimimi de orada tamamladım. Erkan bey'in sorusuna istinaden, anne de baba da Türk, ancak hem İngiltere'de oluşumuzdan hem de baba tarafından bir İngiliz geçmişimiz olduğu için ilk isim olarak James, göbek adı olarak da Ömer ismi verilmiş bana. Kendimi bildim bileli hep James oldum. Gerçi İstanbul'da ilk çalışmaya başladığımda (yaklaşık 10 sene önce), Ömer ismini kullanmaya çalıştıysamda, kısa sürede özüme döndüm ve tekrar alışmış olduğum isme, James'e döndüm.
   Profesyonel hayata bakacak olursak, 1999’da Marketing ve Communication alanında üniversiteden mezun olduktan sonra iş ararken, kendimi İnsan kaynakları danışmanlık firmasında danışman olarak çalışırken buldum ve kariyerimi bu alanda 24 senedir üstüne koyarak geliştirdim. 
   Mesleğim sebebiyle bir çok ülkede çalıştım; California, Londra, İstanbul, Dubai derken en son olarak kendimi Bükreş'te buldum. Uzun yıllar uluslararası alanda lider olan IK (HR) danışmanlık firmalarında üst düzey yönetici/ danışman olarak çalıştıktan sonra, 2015 yılında yolum Microsoft ile kesişti. Microsoft'da geçirdiğim 7 sene boyunca birçok liderlik pozisyonunda bulundum ve C seviyesi işe alım projeleri ve HR Consulting altında bir çok deneyime sahip oldum. Executive Search'ten sorumlu lider olarak tüm Ortadoğu ve Afrika’nın üst düzey yönetici/ C seviyesi pozisyonlarının işe alımından tutun, EMEA bölgesinde tüm üst düzey yönetici finans rollerinden sorumlu yöneticilik pozisyonlarında bulundum. Ayrıca yine IK danışmanlığı altında bir çok projede de çalıştım. Beni Bükreş'e de ilk getiren yine burada liderliğini yaptığım böyle bir projeydi. 2017 yılından itibaren Romanya’ya gelip gitsemde, pandemi döneminden hemen önce bu proje ile Romanya’ geldim. 
   Daha sonra 2022 yılında kendi kanatlarımın üstünde uçmanın zamanı geldiğini düşünerek Microsoft’tan ayrıldım ve kendi Communication, Employee Branding, HR ve Talent Acquisition/Development Danışmanlık şirketimi kurdum; Bastet Consultancy. 
   Bu noktada insan kaynakları danışmanlığı (HR/Talent Acquisition & Development), employer branding (calistiran markalaşma hizmeti) ve Communication alanında hizmet veriyoruz. Daha da açacak olursak, işe alımdan, tüm insan kaynakları hizmetlerine ve çalışan memnuniyetini artırma çalışmalarına kadar birçok alanda hizmetimiz mevcut. Ayrica yine firmalara health check/audit altında, departmanlarının sağlıklı işleyip, çalışanlarının doğru bir şekilde konumlandıklarından emin olma amaçlı çalışmalarınızda mevcut. Burada amaç, firmaların hem çalışan memnuniyetini ve verimliliğini artırmak, kurumsal dünyadaki marka olmasına yardımcı olmak ve ayrıca da kendi değerlerini arttırarak, piyasadaki en değerli profesyonelleri kendi firmalarina cekmek/ piyasa değerini arttırmak.
   Yetenek avcılığı tarafından bakacak olursak, CEO'lar, CFO'lar, COO'lar ve daha fazlası dahil olmak üzere C seviyesi düzeyindeki ekiplere hem en iyi yetenekleri eklemek isteyen çok uluslu bir şirketlere hizmet veriyoruz. 
Sürecimiz, müşterilerimizin özel ihtiyaçları ve hedeflerini göre şekillendirip ve şirket kültürünü ve değerlerini anlamak için kendileri ile yakın işbirliği içinde çalışıyoruz. 
   Bastet Consultancy olarak kendimizi, müşterilerimizin kendi ekiplerinden en üst seviye verim almasina ve en iyi ekipleri oluşturmasına yardımcı olmaya adamış oldugumuzun altını çizmek isterim. İş yoğunluğu sebebi ile kendi internet sitemizi kurma vaktini bile maalesef bulamadık, ancak güçlü networkumuz ve bizimle çalışmak isteyen bir çok kurumsal firma sayesinde güven ve hızla büyümeye devam ettiğimizin altını da çizmek isterim! 

Erkan ERUYSAL

Advert

Advert