Mezar , mezarlık dediğimiz zaman aklımıza hemen ölüm gelir. Diğer dünya , bizi bırakıp gidenler ve bizimde kaçınılmaz sonumuz ( pek istemesek de) aklımıza gelir. İnsanız, hem korkar, hem duygulanır , hem de düşüncelere dalar gideriz. Bazılarımız negatif bir konu olarak gördüğünden,mezar lafı açılınca konuşmak bile istemez.İstanbul’da oturduğumuz semtte, hatta sitemizin hemen yanıbaşında Sahrayıcedit mezarlığı var. Koskoca bölgede ki tek yeşil alan, kuşların barınağı, oksijen kaynağı. Arada bir içine girer , vakit geçirir, mezar taşlarını okur, kimdir , nerelidir diye merak eder, hemen uçta yatan Kurtuluş Savaşımızın kahramanlarından Rauf Orbay’ın mezarı başında dua ederim.
Bu hareketim bana aynı zamanda iyi bir ruh huzuru verir.Hani daldan dala atlama tabiri vardır ya ben de onun gibi taştan taşa atlar, merakımı gideririm.
Mezarı var olanın varlığı yok olmaz
Bir milletin tarihine kültürüne verdiği değeri mezarlıklarda görebilirsiniz .Bir ulusun varoluşundaki değerler ne kadar güçlü ise o değerler öldükten sonra da yaşatılır ki ulus bilinci sağlam kalsın.Ölüye verilen değer toplumun geleceğinin şekillenmesinde belirleyici bir kıstas olmuştur. Bir düşünür şöyle der "Şehrin ruhu, o şehrin mezarlıklarında temessül eder. Mezarlıklarını ziyaret etmeden, bir şehrin ruhuyla temas edemezsiniz ".. toplumda kimi özellikleriyle öne çıkan kişilikler ölümden sonrasında da toplum içinde anılarak düşünceleri ve yaşam biçimleri ilerisi için yürünecek yol olmuştur. Bundan yıllar önce çok sevdiğim ve değer verdiğim ünlü şair Nazım Hikmet’in mezarını ziyaret etmek için gittiğim Moskova’daki Novodevichy Mezarlığında hem duygulanmış hemde çok etkilenmiştim.Nasıl etkilenmez ki insan; Anton Çehov, Nikolay Gogol, Kruşçev, Sergey Prokofyev, Stanislavski, Şostakoviç burada yatanlardan bazıları. Adeta şampiyonlar ligi.
Ama şimdi ışıklarımızı Romanya ‘ya çeviriyoruz.
Romanya'daki bir mezarlık , dünya da gezilecekler listelerinde yer almakta , gezginler için harika bir destinasyon olarak bilinmektedir . Romence adı Cimiturul Vesel yani Mutlu Mezarlık olan mezarlık gerçekten çok ünlü.Ama bizim yazımıza esin kaynağı olan mezarlık bu eğlenceli mezarlık değil.Yazımıza konu olan mezarlık Romanya ‘nın Başkenti Bükreş’in merkezinde bulunan Bellu Mezarlığı.
Önce ve her zaman olduğu gibi biraz ön tarihsel bilgi ile başlayalım.19. yüzyılın ortalarına kadar Bükreş halkı ölülerini kilise avlularına gömerlermiş. Şehrin dışında ise , fakirlerin, sıradan insanların veya vebadan ölenlerin gömüldüğü birkaç mezarlık varmış. Modern dünyaya ayak uydurmak için Bükreş yönetimi bu mezarlıkları kaldırdılar ve 1831'de "Şehir dışında definler için Kanun" çıkardılar. 1852'de, Kent Konseyi'nin bir komisyonu Bükreş dışında başka mezarlıkların oluşturulmasını tartıştı. Bunlardan biri, Dinler ve Adalet Bakanı Baron Barbu Bellu'ya (1825-1900) ait büyük bir portakal bahçesinin bulunduğu Șerban-Vodă Caddesi'nde bulunuyordu. Yaklaşık 15 hektarlık arazi, Bellu tarafından 26 Kasım 1852'de mezarlığın inşasına başlanmasına karar veren Belediye Meclisine bağışlandı. Mimar Alexandru Orăscu, baronun babası Yaşlı Bellu'nun (1799-1853) kilisesinin bir zamanlar bulunduğu yere şapel inşa etme planlarını çiziyor. İç ressam Constantin Lecca tarafından yapılmıştır. 1855 sonbaharında arazinin çevre düzenlemesi başladı, ilk definler 1856'da yapıldı ve Eylül 1858'de mezarlık yasal olarak faaliyete geçti. 1859'da hükümet, gömülü olanları şehirden bu yeni mezarlığa taşıyarak yasayı çıkarmış.Böylece bugün yazımızın konusu olan mezarlık hayata geçmiş.160 yıllık tarihi boyunca yaklaşık 500.000 kişi buraya gömülmüş.Mezarların birçoğu katlı mezar yani üst üste defn edilmiş , yatanları genellikle akrabalardan oluşmuş mezar.Bir adet katlı mezarda dört kişi yatabiliyor.Bükreş Belu Mezarlığı son derece düzenli ve bakımlı bir mezarlık. Bir çoğuna garip gelebilir, ancak bazı mezarlıklar gerçek bir açık hava müzeleridir ve insanlara sadece huzur değil göz zevki de verirler.. Özellikle bazı mezarlıklar barındırdıkları şahsiyetlerin yanı sıra önemli heykeltıraşların yaptığı birbirinden güzel eserlere de ev sahipliği yapar. Bellu daki çoğu mezarda , mezartaşı yerine birer sanat eseri olan heykeller var. Birçok ünlü Romenin son durağı olan bu mezarlıkta adım başı bir hikaye var. Burada Trajik aşk hikayelerinden başlayıp, en önemli Rumen yazar ve sanatçılarına adanmış anıtlara kadar zaman ayırırsanız, attığınız her adımda yeni bir şeyler öğrenebilirsiniz. İşte bunlardan biri; Poroineanu Ailesi anıtı.Anıt o kadar büyük ve etkileyici ki önünden geçerken ,sadece bakıp geçeyim diyemedim .Hikayesini sorunca da açıkcası buraya yazıp yazmamakta biraz zorlandım .
Poroineanu ailesinin mezarı, Raffaello Romanelli tarafından yapılan bir heykelden oluşuyor. Anıt mezarda ,bir yatakta ölü olarak yatan yaşlı bir adamın başucunda ona bakan genç bir kadın var.Sanki bir Shakespeare trajedisinin sahnesini canlandırılıyormuş gibi betimlenmiş. Onlar Caracal şehrinde toprak sahibi bir aileymiş ve heykelin Poroineanu ailesinden birbirlerine aşık olan ve akraba olduklarını ancak daha sonra öğrenen iki kardeşi temsil ettiği sanılıyor. Birlikte olamadıkları için intihar etmişler ve onlardan da maalesef babaları Constantin Poroineanu intihar etmiş. Anıt, son derece trajik aşk hikayelerinin bir hatırlatıcısı gibi orada duruyor.
Yazarlar Sokağı
Yukarı da da bahsettiğim gibi, Bellu numaralı sokaklardan oluşuyor ama bazı sokaklarda isimlendirilmiş.Örneğin Yazarlar Sokağı, Romanya edebiyatının en üretken yazarlarının sonsuz huzur bulduğu bir yer. Huzur bulduğu yer derken aslında emin de değilim,nedeni ise Romenlerin en büyük şairi Mihai Eminescu'nun çiçeklerle dolu mezarıın hemen yanında hayatının aşkı olan Bayan Veronica Micle’ya kur yapan yakın arkadaşı ünlü oyun yazarı Ion Luca Caragiale’nın mezarına komşu olması. “Mezarlıkların en güzel yanı, orada hiçbir kimsenin birbirine kötülük yapmamasıdır. “ demiş Montaigne . Bu sözü Eminescu ve Caragiale ‘nin iyi komşu namzeti mezarları destekliyor.Yaşadıklarında birbirine küs olan iki ünlü , şimdi kardeş kardeş uyuyorlar.
Magazinsel haberler burada da devam ediyor
Sokakta komünistlerin en sevdiği yazar Mihail Sadoveanu'yu da buluyorum. Ayrıca George Coșbuc , George Călinescu ve şair Nichita Stănescu da var. Bu listeye en son eklenen isim Adrian Păunescu olmuş.Yazarlar Sokağı yakınlarında, bir kayanın üzerine tünemiş genç bir kadını tasvir eden uzun bir anıtla karşılaştım. 19. yüzyılın sonunda yaşayan ve ilk Rumen dağcılardan biri olan Sophia Mavrodin ‘ın mezarıymış. Mezarlıkta yatanlar, yaşayanlardan daha çok şey biliyorlar. - demişti ya William Shakespeare, bence şunu demek istemiş olabilir; öğrenmenin ve gelişmenin sonu mezarda biter.
Bellu’da yatan ünlüler
Evet burası dev sanatçıların , yazarların, politikacıların hem ebedi adresleri hem de sahne aldıkları , perdesi hiç kapanmayan, alkışlanmalarının asla bitmeyeceği büyük bir gösteri merkezi .Değişik mesleklerden , farklı insanın ,orada adlarını duyurmaya devam ediyorlar. Herbir mezar ayrı bir değere ebedi evsahipliği yapıyor. Ve o herbir konuk arkasında sayısız yazıt, politik ve sosyal ve de sanatsal tecrübeler ve eserler bırakmıştır. Onlar ki Romanya’nın hafızası, kılcal damarlarıdır.
Eminim ki en az benim kadar birçok Romenin de çok sevdiği , tanıdığı isimler burada yatıyor. Kimler yok ki;
* Mihai Eminescu: Romanya’nın ulusal şairi olarak kabul edilen Eminescu’nun mezarı, heykeltıraş Ion Georgescu tarafından yapılmıştır. Mezar taşı, şairin yüzünün bir kabartması ve şiirlerinden bir alıntı olan “Gökyüzüne bakarken sonsuzluğa bakarsınız” yazısıyla süslenmiştir.
* Ion Luca Caragiale: Romanya’nın en büyük oyun yazarlarından biri olan Caragiale’nin mezarı, heykeltıraş Frederic Storck tarafından yapılmıştır. Mezar taşı, yazarın yüzünün bir büstü ve “Yaşamak istiyorum” yazısıyla donatılmıştır.
* George Bacovia: Romanya’nın en önemli sembolist şairlerinden biri olan Bacovia’nın mezarı, heykeltıraş Ion Jalea tarafından yapılmıştır. Mezar taşı, şairin yüzünün bir rölyefi ve “Ölüm sessizdir” yazısıyla bezenmiştir.
* Gheorghe Gheorghiu-Dej: Romanya’nın ilk komünist lideri olan Gheorghiu-Dej’in mezarı, heykeltıraş Constantin Baraschi tarafından yapılmıştır. Mezar taşı, liderin yüzünün bir büstü ve “Romanya Komünist Partisi Merkez Komitesi Birinci Sekreteri” yazısıyla süslüdür.
* Catalina Bălăceanu: Romanya’nın ilk kadın doktoru olan Bălăceanu’nun mezarı, heykeltıraş Dimitrie Paciurea tarafından yapılmıştır. Mezar taşı, doktorun yüzünün bir büstü ve “Romanya’da ilk kadın doktor” yazısıyla dikkat çekmektedir.
Mihail Sadoveanu 1880-1961
George Coşbuc (1866-1918);
George Călinescu (1899-1965);
Marin Preda (1922-1980);
Adrian Păunescu 1943-2010
Liviu Rebreanu 1885-1944
Toma Caragiu 1925-1977
Camil Petrescu 1894-1957
Alexandru Macedonski (1854-1924
Nichita Stănescu 1933-1983
Petre Ispirescu (1830-1887
Lia Manoliu 1932-1998
Iulia Hasdeu 1869-1888
Henri Coandă 1886-1972
Alexandru Vlahuță 1858-1919
Traian Vuia 1872-1950
Laura Stoica 1967-2006
Gheorghe Dinića 1934-2009
Florian Pitis 1943-2007
Maria Tănase 1913-1963
Amza Pelea 1931-1983
Anda Călugăreanu 1946-1992
Dan Spataru 1939-2004
Cezar Petrescu 1892-1961
Camil Ressu 1880-1962
Şerban Georgescu 1952-2007
Alexandru Puiu Călinescu 1920-1997
Aurel Vlaicu (1882-1913 Bellu Militar);
Burada dünyada eşi benzeri olmayan Karl Storck imzalı sanat eserlerini görmek mümkün.
Lucescu da burada dinlenmek istiyor
Burada yer bulup gömülmek ise hem yer yokluğundan , maddi olarak çok zor. Örneğin mütevazi kişiliğiyle ve futboldaki başarılarıyla Türk halkının övgüsüne mazhar olan Mircea Lucescu, Türkiye’de de birçok insanın yaptığı gibi ölmeden yerini sağlama alma yolunu seçti. Lucescu, Bükreş Belu Şehir Mezarlığı’nın giriş kısmında satın aldığı mezara 18 bin dolar ödedi.Yine de uygun fiyata satın almış. Bugün bir araştırma yaptım, fiyatlar otuzbin eurolara ulaşmış.Yani “dünyada mekan , ahirette iman”, deyimi artık ahirette de mekana dönmüş.
Bellu’nun Sokaklarında, ağaçların ve cıvıl cıvıl kuşların arasında, Frederic Storck veya Raffaello Romanelli gibi ünlü heykeltıraşların mimari anıtları yer yer fışkırıyor.Tabii bunun farkına varmak için google desteğine ihtiyacınız var.
İşte böyle bir sanat galerisi gördüğünüzde, kendinizi mutlu etmekten ve içinde bulunduğunuz alanın ihtişamına hayranlıkla bakmaktan alıkoyamazsınız.
Ben kendi adıma hem çok zevk alarak hemde öğrenerek bir tur yaptım , darısı Bükreş ‘te yaşayan ya da Bükreşe yolu düşen sanat ve tarih seven gezginlere .
Sağlıcakla kalın.
Ercan Çölmekçi
Bellu Mezarlığı - Adres
Bükreş'teki Bellu Mezarlığı, Strada Șerban Vodă'da, no. 249.