Romanya’nın başkenti Bükreş’te, Türk kültürünün kadim değerlerinden biri olan aşure geleneği, anlamlı bir etkinlikle yaşatıldı. Yunus Emre Enstitüsü (YEE) Romanya’nın koordinasyonunda, Kral Catering’in destekleriyle ve Türkiye Cumhuriyeti Bükreş Büyükelçiliğinin himayelerinde, Romanya Trabzonsporlular Derneğinin ev sahipliğinde düzenlenen etkinlik, iki ülke halkını “Birlik ve Beraberlik Sofrası” etrafında buluşturdu.
Etkinliğe Romanya’daki Türk vatandaşlarının yanı sıra Romanyalı konuklar, diplomatlar, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve basın mensupları katılım gösterdi. Katılımcılar, sıcak bir ortamda Türk mutfağının eşsiz lezzetlerini tadarak kaynaşma fırsatı buldu.
Programın açılış konuşmalarında, aşurenin tarih boyunca farklı millet ve inançlardan insanları bir araya getiren bir sembol olduğuna dikkat çekildi.
Türkiye Cumhuriyeti Bükreş Büyükelçisi Özgür Kıvanç Altan, etkinlik sonunda yaptığı açıklamada şunları söyledi:
Büyükelçi Altan, aşure milletimizin yüzyıllardır yaşattığı önemli bir kültürel mirastır. Bugün Bükreş’te gerçekleştirdiğimiz bu anlamlı organizasyon, sadece Türk toplumunu bir araya getirmekle kalmadı; Romanyalı dostlarımızla da paylaşma ve dayanışma kültürümüzü buluşturmamıza vesile oldu. Aşurenin paylaşmayı, dayanışmayı ve hoşgörüyü simgelediğini vurgulayarak, bu etkinliğin kültürel çeşitliliği ve toplumsal birlikteliği pekiştirmedeki rolünün altını çizdi.
Yunus Emre Enstitüsü Romanya Koordinatörü Mustafa Yıldız ise etkinliğe ilişkin açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Aşure günü, kültürümüzde farklılıkların zenginlik kabul edildiği ve dayanışmanın en güzel şekilde yaşandığı bir gelenektir. Romanya’da böylesine geniş katılımlı bir organizasyon gerçekleştirmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Yunus Emre Enstitüsü olarak, Türk kültürünü tanıtmak ve iki ülke halkları arasında kültürel bağları güçlendirmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”
Büyükelçi Altan özenle hazırlanan aşure kazanından ilk servisi yaparak misafirlere ikram etti.
Katılımcılar, etkinliğin Romanya’daki Türk toplumunun birlik duygusunu güçlendirdiğini ifade ederek, kültürel organizasyonların ülkeler arası ilişkilerde dostluk köprüleri kurduğunu ifade ederek aşurenin yalnızca bir tatlı değil; tarihî, kültürel ve manevi bir değer olduğuna işaret ederek, bu tür etkinliklerle Türk kültürünün özünde barındırdığı evrensel değerleri Rumen dostlara tanıtılmasının ayrı bir mutluluk olduğunu belirttiler.
Türk ve Rumen misafirler, samimi bir atmosferde aşurelerin tadına bakarken, farklı kültürlerden insanlarla sohbet ederek kaynaşma fırsatı buldu. Etkinlik, toplu hatıra fotoğrafları ve karşılıklı iyi dileklerle sona erdi.
Bu anlamlı organizasyon, aşurenin tarihî ve manevi önemini bir kez daha hatırlatarak, paylaşmanın ve bir arada olmanın güzelliğini Romanya’da yaşayan farklı topluluklara göstermesi açısından büyük değer taşıdı.