Yazıma ilk başta depremden dolayı vefat eden herkesin mekanı cennet olsun dileyerek, yaralılara acil şifalar diler ve geriye kalanlara sabırlar diliyorum. Ülkemizin ve milletimizin başı sağ olsun. Umarım bir daha böyle acı olaylar yaşamayız. Ve olanlardan ülkece dersimizi çıkartırız.

Sözcük anlamı olarak başlangıç noktası yerin altında olan yerkabuğu katmanlarının kırılıp yer değiştirmesi ve ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yeryüzünü sarsma olayına deprem denir.

Geçtiğimiz günlerde ülkemizde dünyanın en büyük kara depremlerinden birisi gerçekleşti. Beklentilerin üzerinde bir deprem olduğu ve aynı gün içerisinde iki büyük deprem gerçekleştiğinden maalesef kayıplarımız çok oldu. 4000 den fazla artçı sarsıntı ki çoğunluğu 4 şiddetinden fazla olması insanları hala korkutmaktadır.

Deprem aslında insan nüfusunun yaşamadığı yerlerde olduğu müddetçe gezegene faydası vardır. Kısa tabirle deprem olması gezegenin canlı olmasını gösterir. Üniversite de eğitim gördüğüm zamanlarda deprem konusu ile ilgili hocamız insanlığın dünyanın nimetlerinden daha fazla faydalanabilmesi için depremler önemlidir demişti. Çünkü depremlerin olması yer altında yeni madenlerin ortaya çıkması, maden sularının yeni kaynak oluşturması, ılıca ve kaplıca kaynaklarının oluşması, yıkılan dağ ve tepelerden yeni gelen mineral ve alüvyon miktarı yüksek bereketli topraklar, yeni set göllerinin oluşması gibi faydaları vardır. Aslında kar, yağmur, sis gibi olağan olan doğal olayların daha büyüğü olan deprem de hayatın içinde olması gereken ve her zaman olacak olan bir doğa olayıdır. Deprem bölgesinde olan ülkeler her zaman verimli topraklara hakimdir. Tedbirlerimizi ülkece ve milletçe alıp yaşamaya devam etmek zorundayız. Günümüzde herkes yeni deprem nerede olacak konusunda araştırma yapıp görüşlerini bildirmektedir. Bu işi bilimsel olarak yer bilimciler ve jeologlar yapmaktadır. Deprem gibi bilimsel bir olay konusunda rastgele tahminde bulunmak çok zordur. Günümüzde de bunu bilmek imkansızdır.

1900’lardan önce tarihsel depremler olarak bildiğimiz ve 1900’lerden bu yana sismik olarak ölçülen depremlerin listesini incelediğimde son 123 yılda olan 6 ve üzeri olan depremleri inceledim.

6 ve üzeri en çok deprem İzmir şehrimizde 5 kere ile, 7 ve üzeri en çok deprem Bolu (1999 Düzce depremi dahil)  şehrimizde 5 kere olmuştur. Ekteki resimde de görüldüğü gibi 7 üzeri depremleri görmekteyiz. Örneğin geçen sene yine Düzce depremi olmuştur. Son 123 yılda 5 büyük deprem olmuş olan Bolu bölgesinde ki bir deprem olası beklenen İstanbul depremini tetikleyebilir.  Araştırmalarım ve görüşlerim sonucunda Bolu, İzmir, Balıkesir, Muğla, Bingöl ve Çanakkale şehirlerinde 6 ve üzeri deprem olabilir beklentisindeyim.  Umarım ülke ve millet olarak gerekli dersleri çıkartıp hazırlıklı olmakta fayda vardır.

Tekrardan ülkece başımız sağolsun.

Kadir Murat Yalçın

Advert

Advert